
okunma
Diyarbakır Müze Müdürlüğü tarafından 2021 yılında başlatılan kazılarda, geçen yıl 1500 yıllık kilise kalıntısı bulunmuştu. Bu yılın başında ise eski taş ocağı olarak değerlendirilen alandaki kazılarda çocuk mezarlarıyla karşılaşıldı.
Kazılarda ortaya çıkarılan mezarların doğu-batı doğrultusunda, gelişigüzel bir gömülme olmadan yapıldığı görüldü. Mezarlar, kireç taşından sandukalarla oluşturulmuş ve kireç taşıyla üzeri kapatılmıştı.

Diyarbakır Müze Müdür Vekili Müjdat Gizligöl, yaptığı açıklamada, "Bu alanda 54 mezar bulduk. Mezarlar, 0-6 yaş arası bebek ve çocuklara ait. Bu durum çok karşılaşılan bir durum değil. Mezarları incelediğimizde, bazı hastalıklar tespit ettik. Bu dönem ve bu coğrafya için anemi oldukça yaygın bir hastalıktı. Fakat hepsinde gözlemlediğimiz bir salgın hastalık belirtisi yok. Bebeklerin söz konusu alana gömülmesinin Hristiyanlığın erken Bizans dönemindeki vaftiz kültürüyle ilişkili olduğunu düşünüyoruz." dedi.
Gaziantep Üniversitesi'nde Antropolog Dr. Nazlı Akbaş da yaptığı açıklamada, "Erken Bizans'ta 'aziz' ve 'şehit' kültürü olduğu için kiliselerde yerleşim içi gömüler söz konusu olabiliyor. Taş ocağı ismini verdiğimiz bu alanda 0 ile 6 yaş aralığında sadece bebek ve çocuklara ait mezarlar bulundu. Ön incelemelerde bazı hastalıklar tespit ettik. Bu dönem ve bu coğrafya için anemi oldukça yaygın bir hastalıktı. Fakat hepsinde gözlemlediğimiz bir salgın hastalık belirtisi yok. Bebeklerin söz konusu alana gömülmesinin Hristiyanlığın erken Bizans dönemindeki vaftiz kültürüyle ilişkili olduğunu düşünüyoruz. Erken Hristiyanlık döneminde vaftiz edilenler genelde yetişkinler oluyordu. 10'uncu yüzyıldan sonra çocukların vaftiz edilmesi gerektiği yasallaştı. Bunların erken Hristiyanlık dönemine ait olduklarını düşünüyoruz. Bu nedenle vaftiz edilmemiş yani henüz Hristiyan olmayan bebek ve çocuklar. Vaftiz edilmediği için de kilise içine değil de kilise dışına gömülme ihtimali üzerinde duruyoruz." ifadelerini kullandı.

Kazıların devam ettiğini belirten Gizligöl, "Kemiklerin yaş, cinsiyet ve ölüm sebepleri hakkında ayrıntılı bir çalışma yürütülecek." dedi.
Araştırmanın Önemi
Diyarbakır'da bulunan 54 çocuk mezarının, erken Bizans dönemindeki Hristiyanlık inancının ve gömü geleneklerinin anlaşılması açısından önemli olduğu düşünülüyor. Mezarları inceleyen antropologlar, çocukların henüz vaftiz edilmemiş olmasından yola çıkarak, bu alanın erken Hristiyanlık dönemindeki "vaftiz edilmemiş çocuklar" için bir gömü alanı olabileceğini öne sürüyorlar.
Bu bulgu, erken Hristiyanlık dönemindeki vaftiz geleneğinin daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunabilir. Ayrıca, bu alanda bulunan kilise kalıntısının da vaftiz törenleri için kullanılmış olabileceği düşünülüyor.
Kazıların devam etmesi halinde, bu alandan daha fazla bilgi edinilmesi ve erken Bizans dönemine ilişkin daha ayrıntılı bir resim çizilmesi mümkün olacak.
Yorumlar
0 yorum