Abdulbaki Dakak'ın, Şanlıurfa'nın Beşat Mahallesi'nde bulunan yatılı bir Kuran kursuna, eğitim alması için teslim edildiği öğrenildi. Ancak yapılan araştırmalar sonucunda, bu kursumun Diyanet İşleri Başkanlığı'na kayıtlı ve resmiyeti olan bir kurum olmadığı ortaya çıktı. Olayın Türkiye gündemine oturmasıyla birlikte başlatılan soruşturma sonucunda, ilgili yurt kapatıldı ve sorumlular hakkında adli işlemler başlatıldı.
Abdullah Dakak, yaşadıkları acının etkisiyle yaptığı açıklamada, konuşulacak bir durum olmadığını belirtti. Kendisine başsağlığı dileklerini iletenleri rahatsız etmemeleri konusunda uyararak, "Taziyelerinizi kabul ediyoruz, ancak lütfen bizi arayıp rahatsız etmeyin" dedi. Ayrıca, şikayetçi olmayacaklarını ve artık yapılacak bir şey olmadığını ifade etti.
Abdulbaki Dakak'ın ölümü, toplumda büyük bir üzüntü ve infial yaratmıştır. Bu trajik olay, çocukların güvende ve sağlıklı bir ortamda yetişmelerinin önemini bir kez daha gündeme getirmiştir. Yetkililerin, çocukların korunması ve eğitim süreçlerinin denetlenmesi konusunda daha etkin önlemler alması gerektiği vurgulanmaktadır. Ayrıca, tarikat ve dini kuruluşların denetim altında tutulması ve yasalar çerçevesinde faaliyet göstermeleri gerektiği konusunda da geniş çaplı bir tartışma başlamıştır.
Abdulbaki Dakak'ın ölümüyle ilgili soruşturma devam ederken, toplumun genel olarak bu tür olaylara duyarlı olması ve çocuk haklarının korunmasına yönelik bilinçlendirme çalışmalarının artırılması gerekmektedir.
Yorumlar
0 yorum